Hawaii Lezzeti Olan Kona Kahvesi

   2024 Tarihli Haber
  Ekleyen : Yazar
  Yorum Yok

Kona kahvesi sadece Hawaii’deki Kona Kahve Kuşağının volkanik topraklarında yetişen prestijli bir Arabica kahvesidir. Yeryüzündeki başka hiçbir yer, Kona Bölgesinin benzersiz toprak, yükseklik ve ılıman iklim kombinasyonuna sahip değildir. Kona’da yetişen kahvenin çok değerli olmasının nedeni budur. Amerikanın bir eyaleti olan Hawaii, küçük adacıklardan oluşan bir takımadadır. Diğer eyaletlerin en güneyinde bulunur. Takımadada 18 adet adacık bulunmaktadır fakat bunların 8 tanesi ana adadır. Hawaii, bu ana adalar arasındadır ve diğerlerinden daha büyüktür. Bu nedenle Big Island (Büyük Ada) olarak adlandırılmıştır. Kona kahvesi, Hawaii Adasındaki Kona’nın Kuzey ve Güney bölgelerinde, her ikisi de aktif olan iki yanardağın ( Hualalai ve Mauna Loa) batı yamaçlarında, deniz seviyesinden 150 ila 975 metre yükseklikte özel olarak yetiştirilen dünyaca ünlü bir gurme kahvedir. Bu iki volkanın konumu, Kona kuşağını güçlü rüzgarlardan koruyarak, Kona kahve çekirdekleri yetiştirmek için ideal olan benzersiz bir mikro iklim yaratır.

Kona, Hawaii’de “bir adanın kuru tarafı” anlamına gelir. Bu, kahve bölgesinde yıl içinde fazla yağmur yağdığı için aslında biraz ironik olsa da volkanik toprakta suyun ne kadar iyi süzüldüğünün göstergesidir. Altın rengi Kona Sahili’nde yer alan Kona kahve çiftliklerinden yalnızca az sayıda kahve bitkisi bulunmaktadır. Kona kahvesi ender bulunması, kalitesi ve çikolata benzeri tat profili ile ünlüdür. Ünlü yazar Mark Twain, şimdiye kadar tattığı tüm kahvelerden daha zengin bir tada sahip olan Kona kahvesinden övgüyle bahsetmiştir.
Kona kahvesini çok özel yapan şeyin ne olduğunu anlamak için, bu kahve türünü piyasadaki diğerlerinden ayıran tarihi, üretimi, tadı ve diğer nüansları öğrenmek atılacak en iyi adımdır. Bu makale, nefis, yüksek kaliteli Hawaii kahvesi olan Kona hakkında bilinmesi gereken hemen her şeyi detaylandırmaktadır.

Kona Kahvesinin 3 Ana Çeşidi: Typica, Pache ve Caturra

Bugün Kona kahve çiftçileri tarafından onlarca çeşit kahve yetiştirilmektedir. Kona kahvesinin en yaygın çeşidi, Büyük Ada’ya 1800’lerde Guatemala’dan getirilen, bir Arabica türü olan Typica’dır. Guatemala Typica ağaçları Hawaii’deki baskın kahve çeşitleridir. Typica, soğuk hava, yeterli yağış, bol gölge ve volkanik topraktan gelen besinler sayesinde Kona’da uzun süredir yetişmektedir. Typica’dan başka Caturra ve Pache adlı (bir Typica mutasyonudur) çeşitler de yetiştirilmektedir.

Kona Kahvesinin Tarihi

Kona kahvesinin iki yüzyılı aşkın bir geçmişi vardır. Kona Kahvesi, 1800’lerin başından beri Büyük Hawaii Adasının batı kıyısındaki Kona’nın bu koyu volkanik lav kaya yamaçlarında yetiştirilmektedir. Kona kahvesi, bugün sahip olduğu uluslararası üne hemen ulaşmamıştır.

Kona kahvesi, Hawaii’nin vazgeçilmezi olarak kabul edilse de Kona kahve fidelerini Hawaii’ye1817’de ilk getiren ve Manoa Vadisi’ne diken kişi Don Francisco de Paula Marin adlı Brezilyalı bahçecilik araştırmacısıdır ancak bitkiler gelişememiş, yok olmuştur. Bunun başarısız girişimden sonra Samuel Ruggles, bazı bitkileri kuzey ve güney Kona bölgesine götürmeye karar vermiş,1828’de Kona’da ilk kahveyi yetiştirmeyi başarmıştır. Kahve bitkilerinin filizlenmesi için mükemmel havasıyla Kona bölgesi, bu kahvenin yetişmesi için ideal bir yer olduğunu kanıtlamış ve böylece bugün bilinen Kona kahvesini yaratmış, kahve şöhretinin yukarı doğru tırmanmasının temelini atmıştır. Sonraki yıllarda giderek daha fazla kahve tarlası açılmıştır ancak 1850’lerde iş gücü eksikliği, kötü hava ve haşereler nedeniyle zor zamanlar başlamıştır. 1860’da, Hawaii adalarından kahve neredeyse tamamen yok olmuştur.Kona kahvesi ilk olarak 1873’te Avusturya‘nın Avusturya’nın başkenti olan Viyana’da düzenlenen Dünya Fuarında genel kabul görmüştür. 1892’de adaya bir tür Guatemala kahve çekirdeği getiren Hermann Widemann sayesinde Hawaii’de kahve üretimi yeniden başlamıştır. Bugün Kona Typica olarak adlandırılan bu çeşit, adanın tercih edilen kahve çekirdeğidir. Ne yazık ki, 1899’da dünya kahve pazarındaki ve kahve fiyatlarındaki şiddetli bir düşüş, aşırı arz nedeniyle Kona Kahve Kuşağındaki çiftlikleri olumsuz etkilemiş, kahvenin adalardan neredeyse tamamen silinmesine neden olmuştur. Bu sırada şeker yeniden popülerlik kazanmış, bu nedenle plantasyon sahipleri kahveden şeker üretimine geri dönmüşlerdir. Ancak 1900’lerin başlarında (1917-1918), Hawaii’de birçok asker konuşlandırıldığı için Birinci Dünya Savaşı kahve talebini artırmıştır. 1929, Büyük Buhran’ın başlangıcıdır. Kahve fiyatları düşmüştür. Sonraki on yılda borçlar artmaya ve kahve fiyatları düşmeye devam etmiştir. Kona kahvesi için karanlık zamanlardır. 1941-1953 arasında ABD’nin İkinci Dünya Savaşı’na girmesiyle ordunun kahve satın alması, kahveye olan talebin artması ve savaş bittikten sonra sürekli artan kahve fiyatları Hawaii’de kahve çiftçiliğinin devam etmesine yardımcı olmuştur. Bu, yine dünya çapında bir kahve kıtlığına neden olan Brezilya‘daki (1953’de) başka bir don ile desteklenmiştir.

1960’larda Hawaii’de kahve rekor hasatlarla tekrar yükselişe geçmiştir. Kona kahve çiftçileri için bir iş gücü rakibi haline gelen turizmde bir patlama görmüştür. 1970’ler ve 1980’lerde kahvenin popülaritesi birkaç kez düşmüş ve yükselmiş, Kona kahvesi zirveye çıkmıştır. Kona kahvesi artık “özel kahve” olarak kabul edilmiş ve giderek daha fazla hayran toplamaya başlamıştır.
1991’de %10 Kona kahve karışımı yasası tanıtılmıştır. Bu kanun, sadece %10 Kona kahvesi içeren harmanlanmış kahvenin “%10 Kona kahvesi” olarak etiketlenmesine izin vermektedir. 1993 ve 1996 yılları arasında, kahve tedarikçisi Michael Norton, Panama ve Kosta Rika’dan yaklaşık 1600 ton kahve ithal etmiştir. Daha sonra bu ucuz kahveyi %100 Kona kahvesi olarak etiketlemiş ve yeniden ABD’deki kahve çekirdeklerini kavurup işleyen işletmelere, (kahve sektöründeki Peet’s, Starbucks Coffee Co., Peerless Coffee Co., Hills Brothers ve diğer küçük ve büyük isimlere) satmıştır. Bazı tahminlere göre, Michael Norton yaklaşık 14 milyon doları cebe indirmiş, bunun bir kısmını İsviçre hesabında saklamış, 2002’de 30 ay hapis cezası almıştır.

Sadece son birkaç on yılda Hawaii adalarından şeker neredeyse tamamen kaybolmuş ve (Kona) kahve her zamankinden daha güçlü olmuştur.

Kona Kahvesinin Yetiştirilmesi, Hasatı ve İşlenmesi

Bir Kona kahvesi ağacının Hawaii’deki yaşamının ilk aşamaları, gelecekteki başarısı için hayati önem taşır. Bu nedenle, Kona kahve bitkileri, bitkiyi ilk birkaç yılı boyunca düzgün bir şekilde besleyebilen Hawaii’deki yetenekli çiftçiler tarafından genellikle fidan olarak satın alınır. Sağlıklı bir ağaç, yarım yüzyıldan fazla bir süre değerli meyveler üretebilir.

Kona kahve ağaçlarının yetiştirilme süreci zahmetlidir. Tohumları ağacın kirazında (kahve bitkisinin meyvesine kiraz denir, kahve teknik olarak bir meyvedir) bulunur. Tohumlar ya da kahve çekirdekleri genellikle parşömen olarak bilinen beyazımsı bir zarla, ayrıca hemen altında gümüş renkli ikinci bir tabaka ile kaplıdır. Nemli hava, bu ağaçların filizlenmesi açısından Kona bölgesinin lehine rol oynar. Sağlıklı bir Kona ağacı, bir yaşına geldiğinde 60-61 santimetre uzunluğa ve üçüncü yılına geldiğinde 90 santimetre ila 1,80 metre uzunluğa ulaşır ve bu noktada olgun kabul edilir. Kona ağacının üreme belirtisi, bitkiden çıkan beyaz çiçeklerin filizlenmesidir. Dallara yağmış karı andıran görüntüsü nedeniyle yöre halkı bu çiçeklere “Kona karı” demektedir. Bu noktadan itibaren kirazların ortaya çıkması yaklaşık dört ay sürer. Bir yılın büyük bir kısmından sonra kirazlar olgunlaşacak ve kahve yapmak için kullanılacaktır. Ancak emek burada bitmez. Kona, çiftçilerden ihtiyaç duyduğu özel ve dikkatli ilgi nedeniyle dünyanın en pahalı kahve türlerinden biridir. Kona bitkisi ömrü boyunca budama gibi yıllık bakım gerektirir. Budama, bir sonraki yıl için büyümeyi teşvik etmek amacıyla ölü ve aşırı büyümüş dalların çıkarılması sürecini ifade eder. Yılın ilk çeyreği geleneksel olarak bu sürecin gerçekleştiği zamandır.

Kirazlar olgunlaşmaya başladığında bile, kirazların hasat uzmanları tarafından elle toplanması gerektiğinden Kona kahvesinin titizlikle dikimi, yetiştirilmesi devam eder. Bir kirazın toplanmaya uygun olup olmadığını anlamanın en iyi yolu, üzerinde kırmızı bir parıltı olup olmadığıdır. Hawaii’de kahve hasadı Ağustos ve Aralık ayları arasında gerçekleşir. Çiftçiler Kona kahve toplama sürecinin her adımını özenle gerçekleştirir. Çok sayıda küçük Kona kahve çiftliğinin ve dağlık arazinin düzeni, kahve kirazlarının elle toplanmasını gerektirir. En yüksek kalitede çekirdek üretmeyi amaçlayan çiftçiler, şerit yöntemi ile toplamadan kaçınmalıdır. Bu hasat yöntemi tüm kahve kirazlarının bir kerede daldan alınmasını (iki el kullanılarak bir elle dalın tutulması, diğer elle meyvelerin yani kahve kirazlarının tek hamleyle çekilip sıyrılarak dökülmesi veya toplanması) içerir. Bunun yerine, hasat mevsimi boyunca her kahve ağacına birden fazla geçiş yapılarak yalnızca en olgun çekirdekler çıkarılır. Bu, sadece olgun kahve kirazlarının tasnif (sınıflandırma, ayıklama, derecelendirme) masasına ulaşmasını sağlar. Olgunlaşmamış kirazlar ekşi veya acı olma eğilimindedir.